Kanser, genellikle iyi düzenlenmemiş bir gelişimin neden olduğu çeşitli hastalıklar grubu olarak bilinir. Ayrıca kötü huylu bir neoplazm olarak adlandırılır ve ölüme yol açabilir. Ek olarak kötü huylu pleonazma olarak adlandırılır ve vücutta düzensiz hücre büyümesini gerektiren bir hastalık türüdür.
Hadi anlayalım
Hücreler normalde bölünerek diğer organları istila eden ve ölümle sonuçlanabilen tümörler oluşturur. Buna ek olarak, beyin ve lenf hücrelerinde yayılabilir ve tehlikeli tümörler oluşturabilir. Ancak tüm vücut tümörleri kanserli değildir ve mutlaka yayılıp komşu dokuları istila etmezler. Kanserler, tarama testleri ve tıbbi görüntüleme de dahil olmak üzere çeşitli yollarla tespit edilir. Bu, kanserin nerede ortaya çıktığına bağlıdır. Tespit edildiğinde, analiz örnek doku değerlendirmesinden sonra belirlenir.
Etkilenen kişiler kansere dayanabilir, ancak bu, hastalığın tespit edildiği yere ve türüne bağlıdır. Ne kadar erken tespit edilirse, etkili bir tedaviden yararlanma şansı o kadar artar. Çocuklara kanser teşhisi konulmasına rağmen, hastalığın yaşla birlikte arttığı görülmektedir. Çevresel bir hastalık olduğu düşünülmektedir. Vakaların yüzde 90'ı alışkanlıklara ve çevresel kirleticilere bağlanmaktadır.
Araştırma
Bir araştırmaya göre, tütün kanser vakalarının yüzde 30'unda rol oynamaktadır. Obezite ve diyet kanserlerin 35%'sine, enfeksiyonlar yüzde 20'sine ve radyasyonlar yaklaşık 10%'sine neden olabilir. Diğer faktörler arasında genetik, fiziksel eylem eksikliği ve kaygı yer almaktadır. Bununla birlikte, hastalığın çeşitli nedenleri olabilir. Tütüne bağlı olarak akciğer kanseri gelişebilir, ancak kötü beslenme gibi diğer birçok faktör de hastalığa yol açabilir. Kanser ölümlerinin neredeyse yüzde 20'si bulaşıcı hastalıklardan kaynaklanmaktadır.
Kansere neden olan bir virüs bir onkovirüstür. En yaygın kanser virüslerinden bazıları papillomavirüs ve insan t-hücresi lösemi virüsleri-1'dir. Kalıtsal olmayan bir kansere sporadik kanser denir. Sporadik kanserler vakaların yüzde 90'ını kapsar, çünkü insan bağışıklık sistemi "kendinden olmayan" hücreleri ve organları reddetmek üzere programlanmıştır.
Sonuç
Kanser tedavisi her şeyden önce bir korunma meselesidir. Kanser vakalarının büyük çoğunluğu çevresel faktörlerden kaynaklandığı için kontrol edilebilir ve önlenebilirdir. Yetersiz beslenme, alkol ve tütün kullanımı ve fiziksel hareketsizlik gibi risk faktörlerinden kaçınarak, yaygın kanser vakalarının yarısından kaçınmak mümkündür. Kanser taraması, hastalığı durdurmanın bir diğer önemli yoludur. Kendi kendine yapılan taramalar ve idrar veya kan testleri, bireylerin kanseri gelişmeden ve diğer dokuları da etkilemeden önce tespit etmelerine yardımcı olabilir. Cinsel olarak aktif kadınlar ve erkekler düzenli olarak rahim ağzı kanseri taraması yaptırmalıdır.